AİMSAD, Bursa’da gerçekleştirdiği yönetim kurulu toplantısı sonrası hem üyelerin talep ve önerilerini dinlemek hem de AİMSAD’ın sürdürdüğü çalışmalarla ilgili bilgi vermek üzere Bursa üyeleri ile bir araya geldi. Bursa’da ticari faaliyetlerine devam eden 26 üye firmadan 45 kişinin katılım sağladığı toplantıda, AİMSAD Yönetim Kurulu Başkanı İsmet Toktaş tarafından, ekim ayında düzenlenecek olan WoodTech Fuarı ile ilgili güncel bilgiler verildi.
AİMSAD üye sayısının 110’a yükseldiğini ifade eden İsmet Toktaş; “Bildiğiniz üzere yeni atılımlar yapıyoruz. Bunların başında WoodTech ve Intermob Fuarları’nın ayrılması geliyor. Açıkçası zor bir dönem, kar marjlarının düşük olduğu bir dönemde sektörü hep birlikte yönlendirmeye çalışıyoruz. Son dönemlerde Türk ağaç işleme makine sektörü yurt dışında ciddi anlamda ilerleme kaydediyor. Sektörü yurt dışında daha etkin, daha aktif hale getirmek, AİMSAD’ı kurduğumuz ilk günden itibaren hedefimizdi. Sektörümüzün problemleri var, bunları biliyoruz ama bu sorunlara rağmen büyümeye devam ediyoruz. Dernek olarak gerek devlet nezdinde, gerek fuar firmaları nezdinde, gerekse sivil toplum kuruluşları nezdinde sorunlarımızı çözmeye çalışıyoruz. Biliyorsunuz, bu derneği beraber kurduk. Dolayısıyla AİMSAD ne yönetim kurulu, ne de başkan tarafından yönetilen bir dernek. Dernek üyeler tarafından yönetilir, dernek üyelerin beklentilerine göre yönetilir. Dolayısıyla bizim aldığımız her kararın üyelerimizin menfaatine uygun olması gerekiyor. Bu zamana kadar tüm kararlarımızı bu şekilde aldık, bundan sonra da alacağımız tüm kararlarda önceliğimiz üyelerimizin menfaati olmaya devam edecek” diye konuştu.
Fuarların ayrılması ile ilgili bilgi veren Toktaş; “Uzun yıllardır birlikte organize edilen iki fuarın ayrılması zor bir süreç. Sıfırdan bir fuar organize ediyoruz. TÜYAP ile birlikte fuardaki tüm hollerin hareketli ve bir cazibe merkezi olması için bazı yöntemler üzerinde çalışıyoruz. Gerek yeni üyelerimizin gerekse eski üyelerimizin metrekarelerini büyütmeye çalıştık. Ancak bu sene geçici, bunu unutmayalım. Önümüzdeki sene 42 bin metrekare alanda fuarımızı yapacağız ve şu an gündemimizde olan sorunları aşacağız. Bizim fuarımız 32 bin metrekare, Ligna’da sadece bir holl 30 bin metrekare. Yer konusunda, geçmişten kalan bazı ön yargılarımız var. Bu fuarda görünmeyecek yer yok. Bu fuara gelen ziyaretçi, makine için gelecek. Dolayısıyla ziyaretçiler fuar içinde nereye giderlerse, gitsinler sizi görmeme şansı yok. Elbette herkes en iyi yerde, firmasını en iyi şekilde sergilemek ister, biz de buna elimizden gelen desteği veriyoruz. Dolayısıyla, isteseniz de firmanızın görünmemesi, geri planda kalması mümkün değil. Her gün TÜYAP ile kontak halindeyiz, her türlü sıkıntıyı dinleyip, onlara bildiriyoruz ve bir çözüme ulaştırılmasını sağlamaya çalışıyoruz. TÜYAP, bizim fikirlerimizi dinliyor ve önem veriyor. Bundan kimsenin kuşkusu olmasın” dedi.
“Türk ağaç işleme firmaları, sektörde İtalyanların yerini almaya başladı”
AİMSAD Yönetim Kurulu İsmet Toktaş konuşmasına şöyle devam etti; “Umuyorum ki sektörümüz daha da çok büyüyecek. Bu 42 bin metrekareye de sığamayacağımız günlerin geleceğine can-ı gönülden inanıyorum. 2015 yılında AİMSAD Dergisi’ne verdiğim bir röportajda, ‘Türkiye yeni İtalya olacak’ demiştim. Ben bunun adım adım gerçekleştiğini görüyorum. Bugün dünyanın neresine gidersek gidelim, herkesin bir Türk firmasını tanıdığını görüyoruz. Dolayısıyla şu net olarak ortadaki, Türk ağaç işleme firmaları, sektörde İtalyanların yerini almaya başladı. Bu süreçte de biz AİMSAD olarak, üyelerimizle bilgi paylaşımını eskisinden çok daha farklı şekilde, çok daha pozitif şekilde yapıyoruz.”
“Biz yurt dışına birbirimizle rekabet etmek için gitmiyoruz”
Mart ayında Sırbistan’da organize edilen ALL4WOOD Fuarı ile ilgili konuşan Toktaş; “Bildiğiniz üzere Sırbistan’da ALL4WOOD adında bir fuar yaptık. Fuarın ne kadar başarılı olup olmadığını tartışırız ama bu önemli bir adımdır. ALL4WOOD’u sadece bir fuar olarak görmeyin, ALL4WOOD’u bir güç gösterisi olarak düşünün. Yaklaşık 50 tane Türk firması gelmiş Avrupa’nın göbeğinde fuar yapıyor ve sonuç itibariyle birçok ziyaretçi ‘Türkiye’de bu kadar çok üretici var mıydı?’ diye sordu. Bakın arkadaşlar, sektörde ilerlemek istiyorsak, ülkece ilerlemeliyiz. Biz tek başımıza bir güç değiliz. Hep beraber imajımızı yükseltmediğimiz sürece, bizim bir marka değerimiz de yok. Bu nedenle sektör olarak yukarı çıkmak zorundayız. Sektör olarak yukarı çıkmak demek, Türk malı ibaresinin yukarı çıkması demek, bu da bizim sorumluluğumuz. Ben buna sonuna kadar inanıyorum. Hala çok küçük bir sektörüz. Büyüme rakamlarına bakın, hepimizin toplamı Avrupa’daki orta ölçekli bir firmanın cirosuna denk geliyor. Açıkçası, bu bizim hak ettiğimiz bir durum değil. Hak ettiğimiz duruma geleceğiz, gelmek için de emek vereceğiz, hep birlikte olacağız, birlik olacağız ve ilerleyeceğiz. Hiçbirimiz ayrı şekilde hareket etmeyeceğiz çünkü bir Türk firmasının açtığı kapıdan, başka birçok Türk firması da girer. Yeter ki, Türk imajı yukarı çıksın, yeter ki Türk ürünü iyi olsun, yeter ki firmalarımız yurt dışında ülkemizi, sektörümüzü doğru temsil etsin. Biz yurt dışına birbirimizle rekabet etmek için gitmiyoruz. Başkanlığım boyunca yurt dışı pazarına odaklanacağım. Biz bu ülkeye döviz getireceksek, bunu bu ülkedeki kaynaklarla yapmamalıyız. Bizi dışarıdan bir şeyler getirmemiz lazım, bizim orada büyümemiz lazım” dedi.