BUP Kesici Takımlar Sanayi ve Ticaret Ltd. Şirketi Genel Müdürü Tunç Aktekin, Türkiye’nin coğrafi konumu nedeniyle birçok ülke ile kültürel ve ekonomik anlamda ilişki içinde olduğunu belirterek, bunun hem sektöre hem de firmalara büyük avantajlar sağladığını söyledi.
Türkiye’nin kesici takımlar alanında bölgesel bir lider konumda bulunduğuna dikkat çeken Aktekin, kültürel ve coğrafi anlamda birçok ülkeye yakın olmasının Türkiye’ye başka ülkelere ihracat açısından sıçrama fırsatı ve dolayısıyla satış imkanı sunduğunu dile getirdi. Bu avantajları sektörün iyi değerlendirmesi gerektiğini vurgulayan Aktekin, “Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkasya’nın ortasında yer alması nedeniyle yabancı firmalar için Türkiye cazip ve potansiyel bir pazar. Coğrafi anlamda çok büyük ekonomik fırsat yaratıyor. Bu nedenle yabancı büyük firmalar Türkiye’de bir üs kurmak istiyor. Makine ve kesici takımın Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkasya’daki en cazip noktasıyız. Bu potansiyeli Türkiye kullandıkça sektörün büyümesi sürecektir. Bu fırsatı kaçırmadan bu gücümüzle daha iyi hizmet ve ürünler sunup daha iyi tanıtımlar yapıp daha güçlü satış ağları oluşturup fırsatı değerlendirmeliyiz” dedi.
BUP Kesici Takımlar’ın, ahşap işleme sektörüne yönelik 50 yıldır kesici takımlar üretip satan İtalyan BUP Utensili firmasının Türkiye’deki şirketi olduğunu hatırlatan Tunç Aktekin, 1968 yılında kurulan BUP Utensili’nin 2008 yılı Ocak ayından itibaren Türkiye’de BUP Kesici Takımlar San. ve Tic. Ltd. Şti. unvanı ile faaliyete başladığını kaydetti. BUP’un İtalya’daki kendi şirketi dışında sadece Türkiye’de şirketi olduğuna değinen Aktekin, “Daha önce Meksika ve Rusya ile ilgilendiler. Fakat Türkiye’deki ekonomik büyüme, Balkanlar, Kafkasya, Türki Cumhuriyetler, Ortadoğu’ya yakınlık ve coğrafi konumunun avantajları nedeniyle Türkiye’yi şirket kurmak için seçtiler. O günden beri Türkiye’de sıcak temasta olduğumuz yaklaşık 700-800 müşterimiz var. İlk yaptığımız satışı hemen her yıl ikiye katlayarak Türkiye’de geçen yıl ciromuzu 1 milyon Euro seviyesine ulaştırdık” bilgisini verdi.
Kesici takım sektörüne 1997 yılında girerek birçok önemli firmada çalıştıktan sonra 2008 yılında BUP Utensili firmasının Türkiye’de şirket kurmasını sağlayan Tunç Aktekin, hem şirketleri hem de sektör hakkında sorduğumuz sorulara şöyle cevap verdi:
BUP Utensili firması 1968 yılında İtalya’da kurulan bir firma. 50 yıllık deneyimi ile ahşap işleme makineleri için her türlü standart ve özel kesici takımları üreterek dünya genelinde üretim ve satış gerçekleştiriyor. Geleneksel ve otomatik makineler ve de CNC işlem merkezleri için HM değişebilir uçlu ve diamond uçlu takımları çabuk teslim süreleri içinde üretiyor. Son 20 yıl içerisinde kesici takım pazarlarındaki payını oldukça yükseltti ve dünya genelinde bilinir bir marka haline geldi. Üretiminin yüzde 60’ını Rusya, Amerika, Kanada, Meksika, Avustralya, İskandinav ülkeleri, Türkiye, İspanya, İngiltere, Ortadoğu, Çin ve Hindistan gibi ülkelere gerçekleştiriyor. Daire testere, jilet bıçaklar, freze bıçakları, matkap gibi çok değişik ürünlerin üretimini yapıp satıyoruz. Kesici takım çok geniş bir yelpaze olduğu için İtalya’da ürettiğimiz ürünlerin yanı sıra uluslararası arenada büyük ve kaliteli firmalarla iş ortaklığı yaparak onların ürünlerinin satışını da yapıyoruz. Bu yıl daire testereyi Japonya’dan almaya başladık. Jiletlerimizi Almanya’dan tedarik ediyoruz. Tüm ürünleri BUP markası altında birleştirip müşterilerimize sunuyoruz.
BUP Kesici Takımlar San. ve Tic. Ltd. Şti., BUP İtalya’nın Türkiye’de kurduğu bir şirket. Ben de kişisel olarak bu şirkete ortağım. Daha önce çeşitli firmalar tarafından satılan İtalyan BUP ürünleri, 2008 yılından bu yana, kurduğumuz BUP Kesici Takımlar firması tarafından satılıyor. Bu yıl İtalya’nın önde gelen kesici takımları firmalarından biri olan BUP Utensili firmasının 50., BUP Kesici Takımlar firmasının ise 10. yıldönümünü kutladık.
İtalya’nın Türkiye dışında İran, Rusya, Avusturalya, ABD, Kuzey Avrupa, İngiltere ve İspanya’da bayiliği var. Türkiye’de bunlardan farklı olarak BUP’un şirketi var. BUP’un Türkiye’deki satış geçmişi 2000’li yılların başına dayanıyor. 2000’li yılların başından beri bayilik vererek Türkiye pazarına girmiş. Ben ise Türkiye’de uzun yıllar BUP’un satış müdürlüğünü yaptım. BUP Utensili, aramızdaki uyum ve güven nedeniyle Türkiye’de benim de ortağı olduğum bu şirketi kurma kararı aldı. Bayiliği şirket yatırımına döndürmenin daha akılcı olacağını düşündü. 2008 yılında kurduğumuz firmamız bize önemli avantajlar sağladı. Kendi depomuzu ve stoğumuzu oluşturduk, kendi fiyatlarımızı belirleme imkanına kavuştuk, müşterilerle direkt BUP olarak muhatap olmaya başladık.
BUP’un İtalya’daki kendi şirketi dışında sadece Türkiye’de şirketi var. Daha önce Meksika ve Rusya ile ilgilendiler. Fakat Türkiye’deki ekonomik büyüme, Balkanlar, Kafkasya, Türki Cumhuriyetler, Ortadoğu’ya yakınlık ve coğrafi konumunun avantajları nedeniyle Türkiye’yi şirket kurmak için seçtiler.
Türkiye, İtalyan BUP Utensili firmasının bir numaralı ve en büyük müşterisi durumunda. Türkiye’de şirket açmaktan dolayı çok memnunlar. Türkiye’nin önemli bir coğrafi konumda bulunması açısından birçok ülkeye ulaşabilme imkanına sahibiz. Bu da satışlar konusunda memnuniyetlik sağlıyor.
2008’den 2014 yılına kadar çok hızlı büyüdük. O tarihten sonra ekonomideki yavaşlama ile birlikte gelişimimiz durağanlaştı. 2014 yılından beri daha düşük büyümeler yaşıyoruz. Ama sattığımız ürünler saf malzemesi olduğu için hiçbir zaman işler durmadı, krizlerde bile biraz düşüş olmasına rağmen saf malzemesi satmanın avantajıyla satış yaptık.
Bizim müşteri grubumuzda masif işleme yapan firmalar yüzde 40, panel işleme yapan firmalar ise yüzde 60 oranında bulunuyor. Her iki sektör de bizim için önemli. Masif panel yapan firmalara, mutfak, banyo, yatak odası, genç odası, yer döşemesi, kapı yapan firmalara kesici takım veriyoruz. 2008 yılından itibaren hizmet verdiğimiz makinelerde ve müşteri gruplarında çok değişiklik oldu. Mobilyaların modaları ve buna bağlı olarak yapılan işler değişti. Bu süreçte ahşap işleme alanında bazı sektörler ilerledi, bazı sektörler geriledi. Biz de bu değişime bıçaklarımızı ve ürünlerimizi yenileyerek ayak uydurduk. Bundan sonrasında da markamızın tanınmışlığı ve kalitemizle pazarda en iyisini yapacağız.
Ana ürün grubumuzu daire testereler, CNC freze bıçakları, freze bıçakları, diamond frezeler, matkap uçları, jilet bıçaklar oluşturuyor. Bunların alt açılımlarıyla birlikte yelpazemizde bine yakın ürün bulunuyor. Türkiye’de sıcak temasta olduğumuz yaklaşık 700-800 müşterimiz var. İlk yaptığımız satışı hemen her yıl ikiye katlayarak Türkiye’de geçen yıl ciromuzu 1 milyon Euro seviyesine ulaştırdık.
Euro’nun çok yükselmesinden dolayı gelecek yıl TL bazında büyümüş olmayı hedefliyoruz. Gelecek yılın ilk aylarında satışlardaki durağanlık sürebilir. Ancak 2019’un son yarısında ya da son çeyreğinde piyasadaki satışların normal seyrine döneceğini düşünüyoruz. Bu yılki İstanbul Ağaç İşleme Makineleri Fuarı çok renkli geçti. Milano ve Hannover fuarlarına göre bu fuardaki standımıza daha çok ziyaretçi geldi. Yurtiçinin yanı sıra Türkiye’den de birçok ülkeye satışlarımız oluyor.
Tunus, Cezayir, Irak’ın bir kısmı, İran, Kazakistan, Tacikistan, Kırgızistan, Azerbaycan ve Balkan ülkelerine ürün gönderiyoruz. Satışımızın yüzde 25-30’unu ihraç eder durumdayız. Türkiye birçok ülkeye satış yapmak için sıçrama noktası konumunda. 2019 yılında yine bu ülkelere ihracatımızı sürdürmek istiyoruz.
Türkiye bundan 10-15 yıl önce CNC makine sayısı çok azdı. CNC makine görmek için müşteriye heyecanla giderdik. Ardından hızlı bir makineleşme sürecine şahit olduk. Önce ithalatla başlayan makine sektöründeki hareketlilik son 5-6 yıldır yerli firmaların sayısının ve üretim kalitesinin artması ile birlikte oldukça hız kazandı. Bugün Türkiye’de 40-50 adet üretici firma var. Halbuki İngiltere’de ahşap işleme makinesi üreten bir tane bile firma yok. Bu da Türkiye açısından gurur verici bir tablo. Yerli firmaların pazar payı son yıllarda ciddi oranda arttı. Bu süreçte kesici takımlar konusunda birçok yerli firma da faaliyete başladı, bazı yerli firmalar bazı ürün gruplarında da başarılı bir performansa ulaştı. Türk firmaları Avrupa seviyesine adım adım geliyorlar. Önümüzdeki süreçte Alman, Japon bıçaklarının kalite seviyesine ulaşabilirler.
Türkiye kesici takımlarda bölgesel anlamda lider konumda. Başka ülkelere sıçrama noktası durumunda. Bu nedenle yabancı büyük firmalar Türkiye’de bir üs kurmak istiyor. Türkiye kültürel ve coğrafi bakımdan birçok ülkeye yakın ve bu da firmalara önemli satış imkanı sunuyor. Bu fırsatı Türkiye’nin iyi değerlendirmesi gerekiyor. Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkasya’nın ortasında yer alması nedeniyle yabancı firmalar için Türkiye cazip ve potansiyel bir pazar. Coğrafi anlamda çok büyük ekonomik fırsat yaratıyor. Makine ve kesici takımın Ortadoğu, Balkanlar ve Kafkasya’daki en cazip noktasıyız. Bu potansiyeli Türkiye kullandıkça sektörün büyümesi sürecektir. Bu gücümüzle daha iyi hizmet ve ürünler sunup daha iyi tanıtımlar yapıp daha güçlü satış ağları oluşturup fırsatı değerlendirmeliyiz.
Sektörde ithalat yapan firmaların en büyük sıkıntısı ürünü Euro ve dolar bazında satın alıp Türk lirası ile fatura etmesinden kaynaklanıyor. Ödemede gecikmeler olduğunda vadeli satışlarda bunun yükselmesiyle bizim alacaklarımız değerini kaybediyor. Vadeler nedeniyle ithalatçı firmalar döviz bazında zarar yaşıyor.
Bizim mal sattığımız ana sektörümüz olan mobilya sektörü son yıllarda ciddi bir kabuk değişimi yaşadı. Bundan sonrasında da genç bir nüfus olması tüketimi canlı tutuyor. İnşaat ve mobilya sektörünün büyümesini sürdürecek olması bizim de satışlarımıza olumlu yansıyacak. Firmalar bu süreci iyi değerlendirmeli. Satış, ürün ve personel altyapısını ve gelecekle ilgili planlarını buna göre yapmalılar. Bu hareketliliğin dışında kalmamalılar. Öte yandan kesici takım ürünleri satın alan firmaların da dikkat etmesi gereken noktalar var. Ürününün arkasında duran firmalarla çalışmalılar. Yurtdışından bıçak getiren firmaların yedek parçaları, vida ve ekipmanlarının servisini tedarik edebilmeliler. Aldığı kesici ürünün uçlarını bile bulamayıp tedarik edemeyen firmalar olabiliyor. Daha yerleşik ve uzun yıllardır bu işi yapan firmaları tercih etmelerinde fayda var. İthal kesici takım satın alan firmalar, çalıştıkları firmanın yedek parça bulma, servis hizmeti verme ya da üründe oluşabilecek sıkıntıda ürünü yenileme garantisi verip vermediğini iyi araştırmalılar.
Biz BUP olarak yüksek hassasiyet ve performans gerektiren CNC bıçaklarında liderliğimizi koruyoruz. Kesici takım sektöründeki yenilikleri değişimleri yakalayıp müşteriye en son teknolojiyi en uygun fiyata sağlamak amacındayız. İhtiyaçlarına uygun en doğru bıçağı seçip en kaliteli üretimi yapabilmeleri için hizmet vermek istiyoruz. Bunları yaparken de iş güvenliğini göz ardı etmeyip müşterimize özellikle aktarıyoruz. Ürün çeşitliliğimizi artırıp satış ekibimizi büyüterek daha çok müşteriye ulaşmaya çalışacağız. Bu yıl BUP ilk defa kendi markasının haricinde bir markayla işbirliği yaptı. Japon Kanefusa firmasının testerelerini satmaya başladık. Normal bir testerenin çok üzerinde bir performansa sahip. Bu marka ve ürünle birlikte satışlarımızda bir ivme sağladık. Bizim genel olarak satışımızın temeli teknik. Ürünle birlikte teknik bilgileri, kullanılması gereken ürünleri ve oluşabilecek iş güvenliği aksaklıkları ile ilgili müşterimizi bilgilendiriyoruz. Kullanım değerlerinin dışına çıkıldığında bıçaklarda kırılma, kopma gibi sorunlar oluşabiliyor. Bu nedenle satışla birlikte ürünle ilgili teknik bilgiyi ve kullanım özelliklerini müşterimizle paylaşıyoruz.
Sektörde duraksamalar olsa bile kendini toparlayıp büyümeye devam edecektir. Kendi bölgemizde bir barış ortamı olduktan sonra Kuzey Afrika’ya Ortadoğu’ya mal satma imkanımız çok. Sadece Türkiye’yi düşünmeyip çevre ülkelere de satış yapabilmeyi amaç edinmeliyiz. Satış rakamlarımızı ancak bu şekilde büyütebiliriz. Ülkemizin çevresi de pazar olarak çok hareketli, bu bölgeyi de satışa çevirmek gerekir.
“AİMSAD her şeyden önce birbirini hiç tanımayan ithalatçıları aynı çatı altına topladı. Daha önce hiç diyalog kurmamış çok sayıda insan AİMSAD sayesinde tanıştı, birliktelik oluşturdu. Kendi sorunlarını dile getirip nasıl güçbirliği yapabiliriz diye bir masa etrafına oturdular. Özellikle yerli firmaların yurtdışına tanıtılması konusunda ve ithalatçı firmaların sorunlarını ve piyasada yaşadıkları sıkıntıları giderme konusunda çalışmalar yapılıyor. Fuar organizasyonunun daha iyi gerçekleşmesi için çalışmalar yapılıyor. Öte yandan dernek bünyesinde eğitim toplantıları düzenleniyor. Üyeler işlerinden zaman ayırıp ellerinden gelen ne varsa sektör adına yapmaya çalışıyorlar. Ben de kesici takımlar komitesinde birkaç yıldır görev alıyorum. Yapılan çalışmalardan son derece memnunum. Tüm bu çaba ve çalışmalarından dolayı AİMSAD’a çok müteşekkirim.”